Köşe Yazıları

TUTANAK 2 , ’BU SENIN BABAN’ / 29.3.2016
‘’Bu senin baban’’
Alıntılamayı sürdürüyorum: Gazete haberlerinden, tanık anlatımlarından, ailelerin açıklamalarından, yetkililerin demeçleri ve duvar yazılarından…
‘’Diyarbakır’ın Sur ilçesinde sokağa çıkma yasağı 96. gününe girerken, ilçe tank ateşiyle aralıksız şekilde dövüldü… Hafta başında ilçeden çıkan 19’u çocuk— biri Elif Su adlı bebek— 44 kişi hala gözaltında… İdil’de sokağa çıkma yasağı 19.gününe girdi.’’(6 Mart)
‘’Yüksekova’da okullarda karargah kuran Özel Harekat tahtalara yazdıklarını sosyal medyada paylaştı: ‘Güzel günler göstermeye geldik’… ‘Ezan dinmez, bayrak inmez’… ‘Fetih, 2016 Mart’ (6 Mart)
‘’Şırnak’ın Cizre ilçesinde 79 gün süren tank, top, ağır silahlarla gerçekleştirilen saldırılar sonucu 1200 ev ağır hasarlı.’’
‘’Üç bodrumda yaralı halde onlarca insanın yakıldığı, çoğunun teşhis edilemeden Kimsesizler Mezarlığı’na gömüldüğü… Aralarında çocuk, bebek ve yaşlıların da bulunduğu 300 kadar can kaybı… Enkazın altında cenazeler bulunduğu, insan vücut parçalarının çıktığı, vücut bütünlüğü olmayan, kolları bacakları kopmuş, başı alınmış, ikiye ayrılmış cesetler olduğu…’’
‘’İnsanlık nerede?’’ (M. Duymak, bir bodrumdan televizyondaki yayına bağlanıyor.)
‘’Bana bir torba kemik verdiler, bu senin eşin, dediler.’’ (M. Duymak’ın eşi)
‘’İbret olsun diye kedi, köpek ölülerinin ağaçlara asıldığı, özellikle kadın iç çamaşırlarına ırkçı, cinsiyetçi sloganlar yazıldığı…’’‘’Kurdun dişine a.. değdi. Korkun!’’ ‘’Kızlar geldik, ininize girdik.’’(Duvar yazıları, ‘a..’ kadın cinsel organı)
‘’Ablam yakılarak katledilmiş. Vücudu tamamen küle dönmüş. Arkadaşı Sakine ile yakılırken birbirlerine sarılmışlar. Cenazeleri bütünleşmiş, ayırmak imkansız.’’
‘’Kurunun yanında yaş da yanar.’’ ‘’ Devletin kudretini gösterdik, şimdi şefkatini göstereceğiz.’’
‘’Bodrumlara insan yağı kokusu sinmiş, belli ki diri diri yakmışlar.’’
‘’Bir ailenin çocuğunun cenazesine ulaşamaması hiçbir yerde görülmemiştir. Cenazemize 200m kaldı, almadan gitmeyeceğiz.’’
‘’11Aralık’ta hurda toplamaya girdim Sur’a, yasak tekrar başlayınca 79 gün kaldım… Sekiz dokuz çocuk aynı bodrumdaydık, biribakır telle ismini yazıp boynuna astı… Bir çocuğun başına bomba atar mermisi isabet etti. İki saat başında bekledim. Sonra öldü.’’ (Ş. D. 15 yaşında)
‘’ Cenazemi iki aydır alamıyorum. Eli sakattı oğlumun, makineye kaptırmıştı. Uzun boyluydu.’’
‘’Bir cenaze çıkıyor, diyorlar. Diyoruz, belki odur, gidiyoruz hastaneye, dönüp geliyoruz gene.İnsanlar cenaze gelince üzülür, biz bulunca seviniyoruz… Oğlum doğup büyüdüğü sokakta katledildi. Ne acılarla büyüttüm onu, ne yoksullukla… Gitti, daha bulamadık. Kimse kimseyi bulamadı… Kızım lise son sınıf öğrencisiydi. Bir barikat var, kızımla aramda, kaldırsınlar, gidip alayım. Bir kemik de olsa…’’
‘’Haber verdiler, 60 kişiyi yakmışlar, bir süre inanmadık. Sonra gittik. baktık. Beş kilo, kemik— et, çözemedik, verdiler. Bu senin baban, dediler.’’
‘’Bodrumda mutlu son’’ (Duvar yazısı)


 

Haberler Biyografi Kitaplar Fotoğraflar Röportajlar Köşe Yazıları   İletişim Ana Sayfa
Design by medyanomi